İzmir Yaşam Boyu Destek Akademisi, toplumun en hassas ve korunmaya muhtaç bireyleri olan çocukların güvenliği için önemli bir adım attı. Gerçekleştirdiği “BANA DOKUNMA” projesi ile çocuklara karşı uygulanan cinsel istismar suçlarına karşı farkındalık yaratmak ve önleyici çalışmalar yapmak amacıyla kapsamlı bir eğitim ve bilinçlendirme seferberliği başlattı. Bu projenin tanıtım toplantısı, İzmir’de düzenlendi ve toplumun tüm kesimlerinden katılımcıları bir araya getirdi.
Akademinin İzmir’de başlayan çalışmaları, özellikle 2025 yılında hayata geçirmeyi planladığı “Yaşam Boyu Destek Asistanı” eğitim programıyla güçleniyor. Bu program, özel gereksinimli bireylerin yaşam kalitesini artırmayı ve onları topluma entegre etmeyi hedefliyor. Ayrıca, düzenlenen tanıtım etkinliğinde önemli isimler ve kurum temsilcileri, çocuklara karşı işlenen suçlar ve alınması gereken önlemler konusunda önemli konuşmalar yaptı.
İyi Parti İzmir İl Başkanı Avukat Ülkü Doğan, İzmir Kent Konseyi Başkanı Özgür Topaç ve İzmir Yazarlar Kooperatifi’nin değerli yazarları, etkinliğin önemli konukları arasında yer aldı. Programın açılışını yapan İzmir Yazarlar Kooperatifi Başkanı Serkan Esen, toplumun bilinçlenmesi ve çocukların korunması adına yapılan çalışmaların önemine vurgu yaptı.
Rakamlar ve Gerçekler: Görünenden Çok Daha Derinlerde
Serkan Esen, akademinin eğitim direktörü Tolga Nasuh Aran ve Çağrı Köylüoğlu’nun katkılarıyla gerçekleşen bu projelerin, toplumdaki ciddi sorunlara dikkat çektiğini belirtti. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, dünyada her 4 kız çocuğundan 1’i, her 10 erkek çocuğundan 1’i 18 yaşına ulaşmadan cinsel istismara maruz kalıyor. UNICEF’in raporlarına göre ise her yıl yaklaşık 120 milyon kız çocuğu, farklı şekillerde cinsel şiddete maruz kalmakta. Türkiye’de ise adli verilere göre 2022 yılında yaklaşık 23.000 cinsel istismar davası açılmış olup, suçların %46’sı 18 yaşın altında mağdurlara yöneliktir. Ancak, bu sayılar buzdağının sadece görünen yüzü olup, gerçek vakaların sayısının çok daha fazla olduğu düşünülüyor.
Fail Profili ve Mağdurların Güvenliği
İstismar vakalarının yaklaşık %85’inde failin, çocuğun yakın çevresinden, güvendiği kişilerden biri olduğu ortaya çıkmakta. En sık karşılaşılan fail profilleri arasında baba, üvey baba, amca, öğretmen, komşu ve dini liderler yer almakta. Çocuklar genellikle ev ortamında, failin veya ailesinin evinde, “güvenli” olarak algılanan alanlarda istismara uğruyor. Bu durum, çocukların ve ailelerin farkında olmadan büyük risk altında olduğunu ortaya koyuyor.
Sessizlik ve Toplumsal Sorumluluk
Serkan Esen, “Sessiz kalmak, suçun büyümesine neden olur” diyerek, çocukların bedenleriyle sessiz çağrılarını dinlememiz gerektiğine dikkat çekti. Çocuklar susar, ama bedenleri ve ruhları bu sessizliği anlatır. Toplumsal olarak, yetişkinlerin görevi, bu sessiz çığlıkları duymak ve onları korumaktır. Cinsel istismarın önlenebilmesi için, ilk adım, görmezden gelmemek ve çocuklara güvenli alanlar sunmaktır. Güvenli bir toplum, bilgi ve bilinçle mümkündür. Çocukların sessiz çığlıklarını duyan toplumlar, onların güvenliğini sağlar.
Uzmanlar ve Farkındalık Çalışmaları
Program kapsamında, alanında uzman aile danışmanları ve akademisyenler, çocukların korunması ve istismarın önlenmesi üzerine çeşitli sunumlar yaptı. Arzu Çakır, “Kırılan Oyuncaklar Gibi Kırılan Güvenler” başlıklı konuşmasında, güvenin önemine vurgu yaptı. Ferhat Yılmaz, “İstismara Karşı En Güçlü Kalkan: Ailede Açık İletişim” dedi. Prof. Dr. Günseli Yıldırım, “Farkındalık ve Müdahale: Eğitimcinin Gücü ve Sorumluluğu” konusunu ele aldı. Avukat Ali Barış Ercan ise, “İhmal ve İstismarın Önlenmesi ve Yasal Sorumluluklar” hakkında detaylı bilgiler verdi.
Programın Kapanış ve Toplumsal Katılımın Önemi
İzmir Yaşam Boyu Destek Akademisi’nin Eğitim Direktörü, Uzman Psikolog ve Aile Danışmanı Tolga Nasuh Aran, programın sonunda yaptığı konuşmada, toplumların bu konuda alacağı önlemler ve yapabilecekleri hakkında çarpıcı örnekler paylaştı. Ayrıca, eğitimlerin yaygınlaştırılması ve bilinçlenmenin artırılması gerektiğinin altını çizdi. Programın sonunda, bu önemli projeye katkıda bulunan ve destek veren kurum ve bireylere teşekkür plaketleri takdim edildi.
Unutmayalım ki, “sessizlik suçları büyütür”. Çocukların güvenliği ve sağlıklı gelişimi için hep birlikte hareket etmeli, bilinçlenmeli ve farkındalık oluşturmalıyız. Toplum olarak, çocukların sessiz çığlıklarını duymak, onlara ulaşmak ve korumak en büyük görevimizdir.
Bir yanıt yazın